FRANSA'YI SARSAN YENİ PROTESTOLARDA YÜZLERCE KİŞİ TUTUKLANDI
Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin'in ofisi, Cuma günü saat 03:00 (0100 GMT) itibariyle, gece boyunca ülke genelinde en az 421 kişinin tutuklandığını açıkladı. Basına göre, bu tutuklamaların yarısından fazlası Paris bölgesinde, Tutuklananların çoğunluğunun 14 ila 18 yaşları arasında olduğunu belirtildi.
Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin'in ofisi, Cuma günü saat 03:00 (0100 GMT) itibariyle, gece boyunca ülke genelinde en az 421 kişinin tutuklandığını açıkladı.
Basına göre, bu tutuklamaların yarısından fazlası Paris bölgesinde.Gazete, tutuklananların çoğunluğunun 14 ila 18 yaşları arasında olduğunu belirtti.
Basına konuşan üst düzey bir polis yetkilisi, "Polisle doğrudan temas halinde olan çok şiddetli çatışmalar yok, ancak tahrip edilmiş mağazalar, yağmalanmış ve hatta yakılmış işyerleri var" dedi.
İçişleri Bakanı üçüncü şiddet gecesinde 100 kişinin tutuklandığını açıklarken, Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, ayaklanmalar üçüncü gecesine girerken polisin şimdiden 100'den fazla kişiyi tutukladığını açıklayan Darmanin, halka "Cesur bir iş yapan polis memurlarımıza, jandarmalarımıza ve itfaiyecilerimize destek olun" çağrısı yaptı.
Ölen gencin annesi polis memurunun 'Arap bir yüz gördüğünü' söyledi
Öldürülen gencin annesi ölümün ırkçı saiklerle gerçekleştiğini düşündüğünü ancak polis teşkilatının geneline karşı bir kin beslemediğini söyledi. Sağlık sektöründe çalışan Mounia, Salı sabahı yaşanan silahlı saldırıdan bu yana medyaya verdiği ilk röportajda "Polisi suçlamıyorum, tek bir kişiyi suçluyorum: oğlumun canını alan kişiyi" dedi.
"Polis memuru arkadaşlarım var. Tamamen arkamdalar... Olanları kabul etmiyorlar" dedi.
Ehliyeti olmadığı halde güçlü bir Mercedes'in direksiyonunda olan oğlunu öldüren memurun silah kullanmaktan başka seçenekleri de olduğuna inandığını söyleyen Mounia "Oğlumu öldürmesine gerek yoktu. Bir kurşun mu? Göğsüne bu kadar yakın? Hayır, hayır," diyor ve ekliyor ,Polis memuru "Arap bir yüz, küçük bir çocuk gördü ve onun canını almak istedi bu daha ne kadar devam edecek? Daha kaç çocuk böyle olacak? Kaç anne kendini benim gibi bulacak?" dedi.
Genci öldüren polis aileden özür diledi
Avukatı, Salı günü Paris'in bir banliyösünde bir Fransız gencini öldüren ve ülke çapında şiddetli protestolara yol açan polis memurunun gözaltındayken aileden özür dilediğini söyledi.
Laurent-Franck Lienard Fransız yayın kuruluşu BFMTV'ye yaptığı açıklamada, "İlk söylediği sözler özür dilemek, son söylediği sözler ise aileden özür dilemekti, Yıkılmış durumda, sabahları insanları öldürmek için kalkmıyor onu öldürmek istemedi diyen, Lienard, kasıtlı cinayetle suçlanan müvekkilinin gözaltına alınmasına Cuma günü itiraz edeceğini açıkladı.
Huzursuzluk Marsilya ve Brüksel'e sıçradı
Fransa'daki huzursuzluk, güney Fransa'nın liman kenti Marsilya'da polis ve gençlerin yağma ve vandalizm eylemleri ile devam etti, yüzlerce gencin sokaklarda dolaştığı ve bazıları bölge idari ofisinde olmak üzere şehirdeki çöp kutularını ateşe verdiği görüldü.
Polis, yaklaşık 400 kişilik bir kalabalığı dağıttıklarını ve çok sayıda tutuklama yaptıklarını söyledi. Arbede sırasında bir polis memurunun yaralandığı bildirildi. Olaylar Fransa sınırlarını aşarak komşu Belçika'ya da sıçradı.
Brüksel polisi Perşembe akşamı yetkililerle çatışan yaklaşık bir düzine kişiyi tutukladı. Polis en az bir arabanın ateşe verildiğini ve birkaç küçük yangının söndürüldüğünü söyledi.
Fransa polisi üçüncü bir huzursuzluk gecesine hazırlanıyor.
Çarşamba günkü sayının dört katı olan 40,000 ek polis memuru gece görevine hazır hale getirildi.
Yaklaşık 6,000 kişinin katıldığı yürüyüşün ardından 17 yaşındaki gencin öldürüldüğü Parisien bölgesi Nanterre'de çatışmalar yaşandığı bildirildi.
Fransız basını bir polis kaynağına dayandırdığı haberinde "önümüzdeki gecelerde" "düzen güçlerine ve devletin sembollerine yönelik eylemlerle" daha fazla şiddet beklendiğini söyledi. Le Monde, yetkililerin ilk başta Nanterre ile sınırlı olan ancak dün gece ülke geneline yayılma belirtileri gösteren huzursuzluğun "genelleşmesini" beklediklerini bildirdi.
Yorum:
Tüm Avrupa’da göçmen bahanesi ile yükselen ırkçılık sorunu tartışılırken basit bir vakadan Fransa dışına taşacak kadar şiddetlenen ancak 3. Günde dahi sözcüsü veya organizatörü olmayan bir hareket, kendiliğinden gelişerek yaşları 14-18 arasında olan geçlerin yağma ve Vandallık partisi haline geldi Avrupalı ırkçılara verilebilecek en mükemmel hediye oldu. Artık Avrupalı aydınlar “Bu gençler büyüdüklerinde daha büyük sorun olacak” Tezini rahatlıkla savunabilir.