Kentsel Dönüşümde Yeni Dönem

Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulan yeni kanun teklifi ile kentsel dönüşüm süreçleri daha hızlı bir şekilde ilerleyecek. Binaların yıkımı için verilecek süre 90 günü aşamayacak, yapı tahliyesine direnenler ise kolluk kuvvetleri tarafından tahliye edilebilecek.

Kentsel dönüşümle ilgili düzenlemeler içeren "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" TBMM Başkanlığı'na sunuldu.

Bu teklif ile hasar tespit raporlarına dayalı idari işlemlere karşı açılan iptal davalarında İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda değişiklikler yapılıyor. Hedef, yargı süreçlerini hızlandırmak.

Bu doğrultuda, ilk inceleme ve savunma süreleri kısaltılacak. Dosyanın daha hızlı ilerlemesi için "savunmaya cevap" ve "cevaba cevap" aşamaları kaldırılacak, böylece dosyanın hızla ilerlemesi amaçlanıyor.

Yürütmenin durdurulması talebine karşı itiraz mümkün olmayacak.

Keşif süreleri ve bilirkişi raporlarının teslim süreleri kısaltılacak. Ayrıca, tarafların hak ve menfaatlerinin korunması gerektiğinde mahkeme, savunma beklemeksizin hemen keşif ve bilirkişi incelemesi yapabilecek.

Bilirkişilere itirazlar, rapora yapılan itirazla birlikte değerlendirilecek.

Duruşma yapılması, mahkemenin takdirine bırakılacak, dava dosyaları en geç 15 gün içinde karara bağlanacak.

Elektronik tebligat adresi olmayan taraflara, tebligatlar seri ve hususi yollarla yapılacak.

İstinaf başvuru süreleri ve istinaf dilekçelerine cevap süreleri kısaltılacak, kararlar iki ay içinde verilecek.

Farklı yargılama usullerine tabi davalarda tam yargı davaları ile iptal davaları bir arada görülmeyecek, bu tür davalar ayrılacak ve kendi aşamalarında devam edecek.

Düzenleme yürürlüğe girdiğinde açılmış olan davalar da bu yeni düzenlemeye tabi olacak. Ancak, tarafların hak kayıplarını önlemek için işlemeye başlamış olan süreler, işlemeye başladığı tarihteki süreler uygulanacak.

Bu nedenle, devam eden savunma süreleri, bilirkişi raporlarına itiraz süreleri, istinaf başvuru süreleri ve istinaf dilekçelerine cevap süreleri değişmeyecek.

Rezerv Yapı Alanları Yeniden Tanımlanıyor

Kentsel Dönüşüm Başkanlığı özel bir bütçeli idare haline getiriliyor. Dünya Bankası tarafından finanse edilen krediler, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı'na tahsis edilmeye devam edilecek.

Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'daki "rezerv yapı alanı" tanımında değişiklik yapılıyor. Rezerv yapı alanı tanımındaki "yeni yerleşim alanı olarak" ibaresi kaldırılıyor.

Riskli yapı tespiti Kentsel Dönüşüm Başkanlığı veya idare tarafından resen yapılabilir hale getiriliyor. Bazı durumlarda malikler veya kiracılar tarafından riskli yapı tespiti yapılmasının engellendiği ve numune alınmasına izin verilmediği göz önüne alındığında, riskli yapı tespiti mülki idare amiri tarafından yazılı izin verildiğinde, kolluk kuvvetlerinin yardımıyla kapalı kapılar veya alanların açılması suretiyle yapılabilir hale getiriliyor.

Kolluk Kuvveti Marifetiyle Tahliye

İstanbul'da başlatılan "yarısı bizden" kampanyasının uygulanabilmesi için hak sahiplerine mali yardım yapılmasına dair kanunda düzenlemeler yapılıyor.

Riskli yapıların yıkılması için maliklere en fazla 90 gün süre verilecek.

Kanun kapsamındaki yapıların tahliyesi engellenirse, mülki idare amiri tarafından yazılı izin alınarak kolluk kuvvetleri tarafından tahliye gerçekleştirilebilecek.

Başkanlık veya idare tarafından yapılan veya yaptırılan riskli yapı tespitleri, tahliye ve yıkım masrafları, hisselerine göre maliklerden tahsil edilecek.

Salt Çoğunluk ile Kararlar Alınacak

Kentsel dönüşümlerde, hisselerine göre maliklerin salt çoğunluğu ile tüm işlemler, yapı ruhsatı dahil olmak üzere yapılabilir.

Salt çoğunluk ile alınan kararlar, anlaşma şartlarını içeren teklifin salt çoğunlukla kabul etmeyen maliklere noter aracılığıyla veya muhtarlıkta 15 gün süre ile ilan edilerek bildirilecek.

Satış işleminin iptal edilmesi durumunda, satış bedeli ile yargı kararında belirtilen şekilde hesaplanacak bedel arasındaki farkı satın alan malik ödemek zorunda kalacak.

Düzenleme kapsamındaki yapıların yıkılmasının ardından arsa haline gelmesi durumunda Türk Medeni Kanunu'na göre ortaklığın sonlandırılması için dava açılabilecek. Ancak, bu dava, bu düzenleme kapsamında hisse sahiplerinin salt çoğunluğuyla alınan karara ve işlemlere engel olmayacak.