Kriz derinleşirken
Türkiye'de ekonomiye dair önemli değişiklikleri içeren yeni bir yasa teklifi, TBMM Başkanlığı'na sunuldu. İşte teklifin öne çıkan başlıkları:
Enflasyon Muhasebesi Uygulanmayacak: Yasa teklifine göre, 2024 ve 2025 yıllarında banka ve finans kurumlarında enflasyon muhasebesi uygulanmayacak. Bu düzenleme, sektörün uzun süredir talep ettiği bir değişikliğe işaret ediyor. Reuters haber ajansının kasım ayında bildirdiği üzere, bankaların enflasyon muhasebesine dahil edilmesi için yapılan taleplerin aksine, yeni teklif bankaların bu uygulamadan muaf tutulmasını öngörüyor.
Bankaların Kâr Elde Etme Durumu ve Enflasyon Muhasebesi: Özellikle ekonomik zorlukların yaşandığı dönemde bankaların yüksek kâr elde ettiği algısından kurtulmak isteyen bankacılık sektörü, enflasyon muhasebesinden muaf tutulma talebinde bulunmuştu. Ancak, yeni teklif bu beklentilere ters düşerek bankaların enflasyon muhasebesi uygulanmamasını öngörüyor.
Diğer Düzenlemeler: Yasa teklifi kapsamında, Türkiye limanları arasında kabotaj yapan gemilerin kaptanlarına ve yabancılara ait deniz taşıtlarının sahiplerine uygulanacak idari para cezasının üst sınırı artırılıyor. Ayrıca müteahhitlere ek fiyat farkı, dış ticaret şirketi ihracatına vergi indirimi, hizmet ihracatı istisnası gibi çeşitli ekonomik düzenlemeler de yer alıyor.
Ekonomik Torba Yasa ve Vergi İndirimleri: Cumhurbaşkanı'na KDV iadelerini kısmen veya tamamen silme hakkı tanıyan yasa teklifi, aynı zamanda Kur Korumalı Mevduat Hesabı (KKM) hesaplarından elde edilen gelirlere sağlanan kurumlar vergisi istisnasını uzatıyor. İhracat gelirlerinin götürü gider indirimini kaldıran düzenleme de dikkat çekiyor.
Sonuç: Yeni Ekonomi Kanunu Teklifi, ekonomiye dair çeşitli düzenlemeler içeriyor ve bankacılık sektörü üzerindeki enflasyon muhasebesi baskısını hafifletiyor. Ancak, sektörün beklentilerine ters düşen bu düzenleme, finans kuruluşlarının bu konudaki taleplerini karşılamıyor.
Yeni ekonomi kanunu teklifinin bankalara sağlayabileceği avantajlar:
Enflasyon Muhasebesi Uygulanmaması:
Bankaların 2024 ve 2025 yıllarında enflasyon muhasebesine tabi tutulmaması, finans kurumlarının mali tablolarını daha olumlu bir şekilde sunmalarına olanak tanır. Bu durum, bankaların daha avantajlı bir finansal pozisyonda görünmelerine ve vergi avantajlarından yararlanmalarına katkı sağlayabilir.
Finansal Esneklik:
Enflasyon muhasebesinin uygulanmaması, bankalara finansal esneklik sağlar. Bu durum, bankaların özellikle ekonomik belirsizlik dönemlerinde daha etkin bir şekilde yönetim yapmalarına olanak tanır.
Daha Yüksek Kâr Gösterimi:
Enflasyon muhasebesi, şirketlerin finansal tablolarını gerçek değerlerine daha yakın bir şekilde yansıtarak vergi ödemelerini artırabilir. Bu muhasebe uygulamasının ortadan kaldırılması, bankaların daha yüksek kâr göstermelerine ve vergi avantajlarından daha etkin bir biçimde yararlanmalarına imkan tanır.
Sektörde Rekabet Üstünlüğü:
Türkiye'deki bankaların enflasyon muhasebesine tabi olmaması, uluslararası piyasalarda rekabet avantajı sağlayabilir. Bu durum, yabancı yatırımcıların ve uluslararası finans kuruluşlarının Türk bankalarına olan güvenini artırabilir.
Yatırım Çekme Potansiyeli:
Bankaların daha olumlu finansal göstergelere sahip olmaları, potansiyel yatırımcıları çekebilir. Bu da bankalara daha fazla likidite ve büyüme imkanı tanıyabilir.